Travma

Bu nedir?

Travma, ruh ve beden tarafından „normal“ mekanizmalar aracılığıyla baş edilemeyen, aşırı stres yaratan bir yaşantıdır. Ardında derin bir ruhsal yara bırakır.

Zorlayıcı koşullar diye de adlandırılan kazalar, doğal afetler, veya hayat tehlikesi olan hastalıklar travmaların nedeni olabilir. Ama çok daha fazlasıyla travmalar, savaşta, işkencede, firarda, aile içi şiddette veya cinselleştirilmiş şiddette olduğu gibi, insanların başka insanlara karşı şiddet uygulamalarının sonucunda ortaya çıkar.

Çoğu defa travmatik bir olay, yoğun korku, umutsuzluk, çaresizlik ve teslim edilme duygularının eşliğinde, (hayatı) tehlikeye düşüren bir olay gibi yaşanır. Bir travma durumuyla başa çıkmada, ne kaçma ne de saldırma yöntemi işe yaradığından, insanın duruma özgü sağ kalma stratejilerine başvurması gerekir. Böylelikle insan ruhu bir travma durumunda, dışardakiler ve hatta bizzat mağdurlar için zor anlaşılır olan, otomatik korunma mekanizmaları geliştirir. Bazı insanlar durumu gerçek değilmiş gibi yaşarlar veya kendilerini dışardan biri gibi seyrederler; olayın önemli evreleri bazen sonradan hiç hatırlanmaz bile.

Bilimsel incelemeler, ahalinin yarısının hayatı boyunca en az bir travmatik olay yaşadığından hareket ediyor. Yaklaşık %8’ine ise travma sonrası stress bozukluğu teşhisi konmuş bulunuyor.